:)

Fütursuzca Saçmalama -7-

 Anlamsız kelimeleri anlamsızca dizip insanları iğnelemek mi? Hell yeah bitch! Şimdi benim dilimden konuştun. Amma ve lakin ki o kadar yazdım elim uyuştu. Söyle emeğimin değeri gözünde kaç kuruştu. Bana sorma boşuna senden sonra en çok değer verdiğim şeylerdir eserlerim. Evet eser diyorum bir bok yapmış gibi. Kalemlerce seni anlatmadım sanki. Sanırım birileri içerledi. Belki bir gün ilham perisi gelip de siker seni. Ancak o zaman yazabilirsin benim gibi. Çünkü aşk senin için seksten ibaret. Benim içinse hiç başarımın bulunmadığı bir illet. Kalbimdeki nefret sana değil. Yanlış anlama sakın ama kalbimin zaptı yakın. Demedi deme hazırlıksız yakalanma sakın. Bu kadar hırsızlık yeter. Biraz özgünlük ve keder. Bu yazını benim yapmaya yeter. Ah kahpe kader. Haykırmak istiyorum. Bırak yakamı artık yeterrr! Bu stres adamı mahveder. Kafiyenin bana yaptığı gibi durmak bilmeden hayvani bir açıklıkla. İstek ve arzuyla. Kalk kız çay koy! Olmadı bir kahve fena olmazdı şimdi bol kahve, bir şeker lütfen. Bir boka yaramasa da her gece kahveye yüklen. Kafeine bağımlı bir nesil. Benim güzel ve geri kalmış biçare ülkem. Bir dön bak dünyaya. Gerçeklerden kaçmak boşuna. Elbette gitmeyecek hoşuna. Ama kimse bakmayacak göz yaşına. Acımasız dünya acınası ahlak kuralları. Aslında hala umudum var. İnsanları siktir edip doğanın içinde bir göle nazır güzel ve küçük bir kulübede asosyallikten ölmüş bir biçimde yaşamak. Belki büyük bir kaçamak. Bence bunun adı yaşamak öteki sadece yaşlanmak. Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür. Sistemin dayatmasına sıkışmaktan yaşamaya fırsat bulamamış yaşlanan insan. Debelenme boşuna nafiledir çaban. Kendinden utan. Gidip ağla yastığına kapan. Çünkü pişman olacaksın. Yaşamak isteyeceksin. Ama artık çok geç değiştiremezsin koca dünyayı. Üzerine temellerini atığı gerçekleri(!). Sadece kaçabilirsin ama saklanamazsın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder